Özel Güvenlik Kimlik Kartı İptal Davası Dilekçe Örneği

 

ADANA NÖBETÇİ İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞINA


DAVACI : 

VEKİLİ : Av. Salih BİROL – Kayalıbağ Mah. T. Cemal Beriker Bul. Adana Ticaret Merkezi K:7 D:37 Seyhan/ADANA

DAVALI :1- Adana İl Emniyet Müdürlüğü-
                2- Adana Valiliği– Merkez/ADANA

T. TARİHİ :17.06.2020

KONU : Müvekkilin, silahsız özel güvenlik görevlisi kimlik kartı başvurusu talebinin reddine ilişkin Adana İl Emniyet Müdürlüğü İl Özel Güvenlik Komisyonunun 03.06.2020 tarih ve … sayılı işleminin haksız ve hukuka aykırı olması nedeniyle iptali isteminden ibarettir.

Özel Güvenlik Kimlik Kartı İptal Davası Dilekçesi

AÇIKLAMALAR: 1-) Müvekkilin 21.09.2018 tarihi itibarı ile 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetleri Kanununun 10. ve 11 maddeleri gereği özel güvenlik kimlik kartı iptal edilerek güvenlik hizmetleri kadrosundan çıkarılmıştır. Müvekkil 08.05.2020 tarihinde güvenlik hizmetleri kadrosuna alınması ve özel güvenlik kimlik kartının yeniden çıkarılması için Adana İl Emniyet Müdürlüğü’ne başvuru yapmıştır. (EK-1)

2-) Müvekkilim, davalı idareye 08.05.2020 tarihinde başvurmuş olup, davalı idare müvekkilin başvurusuna “5188 sayılı özel güvenlik hizmetlerine dair kanun’un özel güvenlik görevlilerinde aranacak şartlar başlıklı 10. Maddesi ve çalışma izni başlıklı 11. Maddesi hükümleri gereği özel güvenlik görevlisi kimlik kartı talebiniz Adana İl Özel Güvenlik Komisyonunun 03.06.2020 tarih ve … sayılı kararı Valilik Makamının aynı tarihli olurları ile reddedilmiştir.” şeklinde gerekçe ile talebinin reddine karar vermiştir. Bu red yazısı müvekkile 17.06.2020 tarihinde tebliğ edilmiştir. (EK-2)

3-) Davalı idare, temel hukuk ilkelerini de dikkate almaksızın, belirsiz ve soyut gerekçeler ile işlem tesis etmiştir. Müvekkilin başvurusunun reddine ilişkin gösterilen gerekçede hukuka uygunluk bulunmamaktadır. Ayrıca müvekkil aleyhine tesis edilen işleminin tebliği yazısında da müvekkilin başvurması gereken yargı yolu ve süresi belirtilmemiştir.

4-) Oysa Anayasa’nın “Temel Hak ve Hürriyetlerin Korunması” başlıklı 40. Maddesinin 1. ve 2. Fıkrasında: “ Anayasa ile tanınmış hak ve hürriyetleri ihlal edilen herkes, yetkili makama geciktirilmeden başvurma imkânının sağlanmasını isteme hakkına sahiptir. Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır…” hükmü yer almaktadır.

5-) Ancak ilgili tebliğ yazısında bu yönlü bir düzenlemeye yer verilmediğinden, Anayasa’nın 40. Maddesi ile davacı lehine düzenlenen haklarının ihlal edildiği açıktır. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Ancak Hukuk Devletinde bu yöntemin kabulü mümkün olmayıp, Anayasa ile güvence altına alınan “Adil Yargılanma Hakkının” da ihlal edildiği açıktır. Davalı idarenin işleminin korunması mümkün olmayıp, hukuki temelden yoksun idari işlemin iptalini talep etmekteyiz. Şöyle ki:

DAVALI İDARENİN İŞLEMİ HUKUKA AYKIRI OLUP, İPTALİ GEREKMEKTEDİR.

6-) Kanunda açıkça belirtildiği üzere suçu işlediği usulüne uygun yapılan soruşturma ile belirlenen kişinin işlediği suçun ilgili mevzuatının hangi kuralını ihlal ettiği açık bir şekilde ortaya konulmalı ve karşılığında yetkili makamlarca o suç için öngörülen ceza ile cezalandırılması gerekmektedir. Ancak davalı idare dayanak göstermeden ve müvekkile bu hususla ilgili hiçbir bilgi vermeden, savunma hakkı tanımadan işlem tesis etme yoluna gitmiştir.

7-) Oysaki Danıştay, birçok kararında yasal zorunluluğa rağmen ilgiliye savunma hakkı tanınmadan tesis edilen idari işlemleri hukuka aykırı bulmakta ve usul bakımından iptal etmektedir. Nitekim Danıştay 5. Dairesi’nin, savunma hakkını, idari işlemin yapılış usulü ve yargılama usulü ayrımı yapmadan ele aldığı bir karar ise hukuk devleti yolunda önemli bir adım olmasının yanında; yargısal içtihadın idareye, idari usul ilkeleri ile ilgili “yol göstericiliği” bakımından da önemlidir. (D.5.D. 6.6.1991. 90/4297-91/1099)

8 -) Her ne kadar müvekkil hakkında Adana İl Özel Güvenlik Komisyonu tarafında yapılan güvenlik soruşturması sonucunda “Silahsız Özel Güvenlik Kimlik Kartının” iptaline kararı verilmiş ise de bu işleme dayanak olarak gösterilen idari işlemin sebebi hukuka uygun değildir. Çünkü Müvekkil hakkında … Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2011/… E. 2011/… K. Sayılı dosyasında (EK-3) “kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak” suçuna ilişkin açılan ceza davasında 11/11/2011 tarihinde “1 yıl uyuşturucu tedbiri veya denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmiş” ve 2012 yılında denetim süresi tamamlanarak infazı tamamlanmıştır.

9-) Öte yandan aynı dosya (Karaisalı Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2011/… E. 2011/… K. ) kapsamında 2313 sayılı kanuna aykırılık suçundan ise 5 yıl hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiştir. Bu aşamada müvekkilin silahsız güvenlik kimlik kartının iptalini hukuken geçerli kılacak yasal dayanak mevcut değildir. Daha sonrasında ise Müvekkil hakkında Adana … Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2016/… E. 2016/… K. Sayılı dosyası ile açılan yaralama suçuna ilişkin dava neticesinde mahkemece HAGB kararı yönünden kararı veren mahkemeye ihbarda bulunulmuştur.

10-) Karaisalı Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2017/… E. 2017/… K. Sayılı dosyasında (EK-4) ise müvekkil hakkında denetim süresinin bitmesine rağmen “kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak” suçundan da yanlış değerlendirme yapılarak hüküm (düşme kararı) kurulmuştur. İdari işleme dayanak olan mahkeme kararı 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetleri Kanununa göre müvekkilin silahsız güvenlik kimlik kartının iptaline sebep olmaktan uzaktır. Bu durum hukuk devleti ilkesine aykırılık teşkil etmekle beraber hukuki ve maddi dayanağı da bulunmamaktadır.

MÜVEKKİLİN TALEBİNİN REDDİNE DAYANAK GÖSTERİLEN SUÇUN İŞLENDİĞİ TARİHİN 24.06.2011 TARİHİ OLMASI VE BU TARİHTE 5188 SAYILI ÖZEL GÜVENLİK HİZMETLERİ KANUNUNDA GÜVENLİK HİZMETLERİ KADROSUNDAN ÇIKARILMASINI VE SİLAHSIZ GÜVENLİK KİMLİK KARTININ İPTALİNİ GEREKTİRİR BİR DÜZENLEME OLMAMASI NEDENLERİYLE MÜVEKKİLİN USULİ MÜKTESEP HAKKININ KORUNMASI GEREKTİĞİ DOLAYISIYLA DA DAVALI İDARENİN YAPMIŞ OLDUĞU İŞLEMİN HUKUKA AYKIRI OLDUĞUNDAN İPTALİ GEREKMEKTEDİR.

11-) Müvekkilin silahsız özel güvenlik görevlisi kimlik kartı başvurusu talebinin reddine ilişkin Adana İl Emniyet Müdürlüğü İl Özel Güvenlik Komisyonunun 03.06.2020 tarih ve 184 sayılı işlemine dayanak olarak gösterilen suçun işlendiği tarih 24.06.2011 tarihidir. Müvekkilin güvenlik hizmetleri kadrosuna alınarak silahsız özel güvenlik kimlik kartına hak kazandığı tarih itibari ile red sebebi olarak gösterilen suç 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetleri Kanununda özel güvenlik görevlilerinde aranan şartlar kapsamında değildir.

12-) Silahsız özel güvenlik kimlik kartına hak kazandıktan yıllar sonra 5188 sayılı kanunda 1/2/2018 tarihli KHK düzenlemesi ile müvekkilin kazanmış olduğu hakkının kaybedilmesine konu idari işleme dayanak yapılması usuli müktesep hakkını ihlal etmektedir. 5188 sayılı kanunun 10 ve11. Maddelerinde yapılan düzenlemelere göre müvekkilin silahsız özel güvenlik kimlik kartının iptal edilmesinde hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

5188 sayılı kanunun 10. Madesindeki “Yönetici veya özel güvenlik görevlisi olabilme şartlarını taşımadığı veya bu şartlardan herhangi birini sonradan kaybettiği tespit edilenlerin kimliği iptal edilir”.

hükmüne göre de müvekkilin suçu işlediği ve kesinleştiği tarih itibarıyla 5188 sayılı kanunda düzenleme bulunmadığı, sonradan kanunda yapılan bir düzenlemenin idari işleme dayanak gösterilerek geçmişe etkili olarak müvekkilin aleyhine uygulanması hukuk devleti ilkeleriyle de bağdaşmamaktadır. Müvekkilin, hukuki ve maddi dayanaktan yoksun sebeplerle yasal hakkı alıkonulmuştur. Bu nedenlerle davalı idarenin müvekkil aleyhine tesis ettiği hukuki ve maddi dayanaktan yoksun silahsız  güvenlik görevlisi kimlik kartı başvurusu talebinin reddine ilişkin işlemin iptalini talep etme zarureti doğmuştur.

HUKUKİ NEDENLER : 5188 S.K. Anayasa, AİHS, İYUK, TCK, CMK, ve ilgili tüm yasal mevzuat.

DELİLLER : İdareye başvuru dilekçesi, idarenin red cevabı, mahkeme kararları, her türlü yasal delil.

SONUÇ VE İSTEM :Yukarıda arz ve izah ettiğimiz ve re’sen dikkate alınacak nedenlerle;
1-) Adana İl Emniyet Müdürlüğü İl Özel Güvenlik Komisyonunun 03.06.2020 tarih ve … sayılı red işleminin haksız ve hukuka aykırı olması nedeniyle İPTALİNİ,
2-)Yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini vekâleten arz ve talep ederim. 28.07.2020

Davacı Vekili
Av. Salih BİROL

  • EKLER:
    • İdareye başvuru dilekçesi ve cevabı
    • Mahkeme kararları
    • Vekaletname