Ayıplı Malda Satıcının Sorumluluğu

Ayıplı Malda Satıcının Sorumluluğu

(Ticaret ve Borçlar Kanunu Kapsamında)

Ayıplı Malda Satıcı, Alıcının Bildiği Ayıplardan Sorumlu Mudur?

Satıcı taraf, satış sözleşmesinin kurulduğu sırada alıcı olan kişi tarafından bilinen ayıplardan sorumlu değildir.

Satılanda Yeterince Gözden Geçirme İle Farkedilecek Ayıplarda Sorumluluk?

Satıcı taraf, alıcının satılanı yeterince gözden geçirmekle görebileceği ayıplardan da, ancak bu şekilde bir ayıbın bulunmadığını ayrıca üstlenmiş olması halinde sorumlu olmaktadır. (6098 m. 222)

Ayıplı Malda Alıcının Seçimlik Hakları Nelerdir?

Satıcı olan tarafın satılan malın ayıplarından sorumlu bulunduğu hallerde alıcı, aşağıdaki belirtilen seçimlik haklardan birini kullanabilmektedir;

  1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme.
  2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme.
  3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme.
  4. İmkan varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme.

Ayıplı Maldan Dolayı Alıcı Tazminat İsteyebilir Mi?

Ayıplı malda alıcı tarafın genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklı tutulmuştur.  Ayıplı maldan dolayı alıcı taraf borçlar kanunu hükümleri gereğince tazminat talebinde bulunabilmektedir. 

Ayıplı Malda Satıcı, Alıcının Seçimlik Haklarını Kullanmasını Önleyebilir Mi?

Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidermek suretiyle seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir.

Ayıplı Malda Alıcının, Sözleşmeden Dönme Hakkını Kullanması Durumuna Dikkat?

Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması halinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hakim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir.

Ayıplı Malda Satılanın Değerindeki Eksiklik Satış Bedeline Çok Yakın İse Alıcı Hangi Seçimlik Hakkı Kullanmalıdır?

Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir. (6098 S. K. m. 227)

Ayıplı Olarak Satılan Mal, Ayıptan, Beklenmedik Halden, Ya da Mücbir Sebepten Yok Olmuş veya Zarara Uğramış ise Seçimlik Haklar Nasıl Kullanılır?

Alıcıya ayıplı olarak devredilmiş olan satılanın ayıptan, beklenmedik halden veya mücbir sebepten dolayı yok olması veya ağır biçimde zarara uğraması, alıcının sözleşmeden dönme hakkını kullanmasını engellemez. Bu durumda alıcı, satılandan elinde ne kalmışsa onu geri vermekle yükümlüdür. (6098 S. K. m. 228)

Satılan Ayıplı Mal Alıcı Yüzünden Yok Olmuşsa ya da Başkasına Devredilmişse Ne Olur?

Ayıplı mal,  alıcıya yüklenebilen bir sebep yüzünden yok olmuşsa veya alıcı onu başkasına devretmişse ya da biçimini değiştirmişse alıcı, ancak değerindeki eksiklik karşılığının satış bedelinden indirilmesini isteyebilir. (6098 S. K. m. 228)

Ayıplı Malda Zamanaşımı Süresi Ne Kadar?

Satıcı daha uzun bir süre için üstlenmiş olmadıkça, satılanın ayıbından doğan sorumluluğa ilişkin her türlü dava, satılandaki ayıp daha sonra ortaya çıksa bile, satılanın alıcıya devrinden başlayarak iki yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Alıcının satılanın kendisine devrinden başlayarak iki yıl içinde bildirdiği ayıptan doğan defi hakkı, bu sürenin geçmiş olmasıyla ortadan kalkmaz. (6098 S. K. m. 231)

Ayıp, Ağır Kusur İle Gizlenmişse Zamanaşımı Süresi Var Mıdır?

Satıcı, satılanı ayıplı olarak devretmekte ağır kusurlu ise, iki yıllık zamanaşımı süresinden yararlanamaz. (6098 S. K. m. 231)

Tacirler Arasındaki Satış ve Mal Değişim Sözleşmelerinde Ayıplı Mal

Tacirler Arasındaki Satış ve Mal Değişimlerinde Borçlar Kanunu Uygulanır Mı?

Tacirler arasındaki satış ve mal değişimlerinde de Türk Borçlar Kanunu’nun satış sözleşmesi ile mal değişim sözleşmesine ilişkin hükümleri uygulanır (6102 S. K. m. 23).

Kısım Kısım Yerine Getirilmesi Kararlaştırılan Satış Sözleşmesinde Fesih Nasıl Yapılır?

Sözleşmenin niteliğine, tarafların amacına ve malın cinsine göre, satış sözleşmesinin kısım kısım yerine getirilmesi mümkün ise veya bu şartların bulunmamasına rağmen alıcı, çekince ileri sürmeksizin kısmi teslimi kabul etmişse; sözleşmenin bir kısmının yerine getirilmemesi durumunda alıcı haklarını sadece teslim edilmemiş olan kısım hakkında kullanabilir.

Ancak, o kısmın teslim edilmemesi dolayısıyla sözleşmeden beklenen yararın elde edilmesi veya izlenen amaca ulaşılması imkanı ortadan kalkıyor veya zayıflıyorsa ya da durumdan ve şartlardan, sözleşmenin kalan kısmının tam veya gereği gibi yerine getirilemeyeceği anlaşılıyorsa alıcı sözleşmeyi feshedebilir (6102 S. K. m. 23).

Alıcının Mütemerrit Olması Durumu ve İhbar?

Alıcı mütemerrit olduğu takdirde satıcı, malın satışına izin verilmesini mahkemeden isteyebilir. Mahkeme, satışın açık artırma yoluyla veya bu işle yetkilendirilen bir kişi aracılığıyla yapılmasına karar verir. Satıcı isterse satış için yetkilendirilen kişi, satışa çıkarılacak malın niteliklerini bir uzmana tespit ettirir.

Satış giderleri satış bedelinden çıkarıldıktan sonra artan para, satıcının takas hakkı saklı kalmak şartıyla, satıcı tarafından alıcı adına bir bankaya ve banka bulunmadığı takdirde notere bırakılır ve durum hemen alıcıya ihbar edilir (6102 S. K. m. 23).

Ayıp İhbar Bildirimi Süresi Kaç Gündür? (Satıcıya Ayıbı Bildirim Süresi)

Malın ayıplı olduğu teslim esnasında açıkça belliyse alıcı 2 gün içinde durumu satıcı tarafa bildirmelidir. Açıkça belli değilse alıcı taraf malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre zarfında satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda ise Türk Borçlar Kanunu’nun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanmaktadır. (6102 S. K. m. 23).

Ayıplı Mala İlişkin Yargıtay Kararları

Ayıplı mal başkasına temlik edilmiş ise alıcı ayıp sebebiyle malın aynı misli ile değiştirilmesini değil ancak, semenin tenzilini isteyebileceğine dair yargıtay kararı.

AYIPLI MAL SATIŞI DAVASI – ARACIN GÜVENLİK SİSTEMLİ OLARAK ALINMIŞ OLDUĞU – AYIPLI ARACIN YENİSİ İLE DEĞİŞTİRİLMESİNİN TALEP EDİLDİĞİ – SATILAN MAL BAŞKASINA TEMLİK EDİLMİŞ İSE ALICININ SEMENİN TENZİLİNİ İSTEYEBİLECEĞİ

ÖZET: Dava konusu aracın güvenlik sistemli olarak tarafına satıldığı halde bu özelliğinin olmadığını, ayıplı aracın aynı model ve marka yenisi ile değiştirilmesini bu talebinin kabul görmemesi halinde araca güvenlik sisteminin eklenmesi talebi ile eldeki bu davayı açmıştır. Hemen belirtmek gerekir ki, satılan mal başkasına temlik edilmiş ise alıcı ayıp sebebiyle malın aynı misli ile değiştirilmesini değil ancak, semenin tenzilini isteyebilir. Somut olayda, davacı ayıp sebebiyle malın değiştirilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında da, dava konusu malı başkasına satmıştır. Bu durumda, davacının malı ayıp nedeniyle eksik bedel ile sattığı faiz edilerek, davacıya davasını semenin tenziline hasredip etmeyeceği sorulduktan sonra sonucuna göre hüküm kurulması gerekmektedir.(818 S. K. 194, 204)

Karar: Davacı, 10.10.2007 tarihli fatura ile dayalı şirketten 2008 model A… A 3 S Black 2.0 Ambition markalı aracı satın aldığını, aracın ESP güvenlik sistemini taşıması gerekirken, ESP özelliği olmayan nitelikte bir otomobil teslim edildiğini, ayıplı malın değiştirilmesi hususunda davalıya yaptığı müracaatların sonuçsuz kaldığını öne sürerek kendisine teslim edilmiş bulunan ayıplı otonun geri alınarak ESP güvenlik sistemli aynı model araç ile değiştirilmesine bu mümkün olmadığı takdirde dava konusu araca ESP güvenlik sisteminin eklenmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir,

Mahkemece, aracın davanın devamı sırasında satılmış olduğundan davacının aktif dava ehliyetinin kalmadığından, davacının davasını ispatlaması halinde dahi hükmün infazının mümkün olamayacağı, ayıp halinde üçüncü kişiye satış halinde ancak zarar bulunması halinde tazminat istenebileceği gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı, dava konusu Aracın ESP güvenlik sistemli olarak tarafına satıldığı halde bu özelliğinin olmadığını, ayıplı aracın aynı model ve marka yenisi ile değiştirilmesini bu talebinin kabul görmemesi halinde araca ESP güvenlik sisteminin eklenmesi talebi ile eldeki bu davayı açmıştır.

Hemen belirtmek gerekir ki, kural olarak BK’nun 204. maddesi hükmü gereğince, satılan mal başkasına temlik edilmiş ise alıcı ayıp sebebiyle malın aynı misli ile değiştirilmesini değil ancak, semenin tenzilini isteyebilir. Somut olayda, davacı ayıp sebebiyle malın değiştirilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında da, dava konusu malı başkasına satmıştır. Bu durumda, davacının malı ayıp nedeniyle eksik bedel ile sattığı faiz edilerek, mahkemece, BK’nun 204/2 maddesi gereğince davacıya davasını semenin tenziline hasredip etmeyeceği sorulduktan sonra sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usule ve yasaya aykırı, bozma nedenidir. Yargıtay 13. HD. 2009/11523 E. 2010/1455 K.

İmalatçının Sorumluluğundan Doğan Ayıplı Mal, Tazminat Davalarında Yetkili Yer Mahkemesine Dair Yargıtay Kararı

SATIM SÖZLEŞMESİNDE SATICININ AYBA KARŞI TEKEFFÜL SORUMLULUĞU – İMALATÇININ SORUMLULUĞU – AYIPLI MALIN YENİSİYLE DEĞİŞTİRİLMESİ TALEBİNE İLİŞKİN DAVADA YETKİLİ MAHKEMELER – HAKSIZ FİİLİNİ MEYDANA GELDİĞİ YER MAHKEMESİNİN YETKİSİ

ÖZET : Dava, davalı şirketin imal ettiği ve bu şirketin bayisinden ticari amaçla kullanmak üzere satın alınan otobüsün boyasının bozulduğu, kaportasının kullanılmaz hale geldiği iddiasına dayalı olarak aracın yenisi ile değiştirilmesi ve tazminat istemine ilişkindir. Davacı, aynı zamanda kendi ikametgah mahkemesi olan Şanlıurfa Asliye Hukuk Mahkemesinde bu davayı açmıştır. Davalılar, şirket merkezinin Kadıköy’de olması nedeniyle Kadıköy Mahkemelerinin yetkili olduğunu belirterek süresinde yetki itirazında bulunmuşlardır. İmalatçının sorumluluğundan doğan tazminat davaları da, haksız eylemden doğan tazminat davalarındaki yönteme göre çözülmelidir.

Haksız eyleme ilişkin hükümlerin bu davalarda da uygulanması gerekir. Haksız eyleme ilişkin davalarda davacı genel hükümlere göre davasını, davalının ikametgahında açabileceği gibi HUMK’nın 21. maddesi uyarınca haksız eylemin meydana geldiği yer mahkemesinde de açabilir. Bu konudaki seçimlik hak davacıya aittir. Davacı, seçimlik hakkını kullanarak davayı haksız eylemin meydana geldiği yerde açtığına göre, davanın yetkili yer mahkemesinde açıldığının kabulü gerekir. Mahkemece işin esasına girilerek varılacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.(818 S. K. m. 41, 194) (1086 S. K. m. 9, 21)

Karar: Dava, davalı şirketin imal ettiği ve bu şirketin bayisinden ticari amaçla kullanmak üzere satın alınan otobüsün boyasının bozulduğu, kaportasının kullanılmaz hale geldiği iddiasına dayalı olarak aracın yenisi ile değiştirilmesi ve tazminat istemine ilişkindir. Davacı, aynı zamanda kendi ikametgah mahkemesi olan Şanlıurfa Asliye Hukuk Mahkemesinde bu davayı açmıştır. Davalılar, şirket merkezinin Kadıköy’de olması nedeniyle Kadıköy Mahkemelerinin yetkili olduğunu belirterek süresinde yetki itirazında bulunmuşlardır. Mahkemece, yetkisizlik kararı verilmiştir. Karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı, zarar gören konumunda olup, bu zararın davalının ürettiği araçtaki yapım hatasından kaynaklandığı iddia edilmiştir. İddia ve somut olayın oluş biçimi itibariyle konu, imalatçının sorumluluğunu çağrıştırmaktadır.

İmalatçının sorumluluğundan doğan tazminat davaları da, haksız eylemden doğan davalardaki yönteme göre çözümlenmelidir. Bu nedenledir ki, haksız eyleme ilişkin hükümlerin bu davalarda da uygulanması gerekir. Kaldı ki davacı, tazminat istemini davalı yanın haksız eylemine dayandırmıştır. Dava konusu otobüs, Şanlıurfa trafik tescil bürosunda kayıtlı olup yine Şanlıurfa’da halk otobüsü olarak kullanılırken zararın meydana geldiği iddia edilmiştir. Haksız eyleme ilişkin davalarda davacı genel hükümlere göre davasını, davalının ikametgahında açabileceği gibi HUMK’nın 21. maddesi uyarınca haksız eylemin meydana geldiği yer mahkemesinde de açabilir.

Başka bir ifade ile, bu konudaki seçimlik hakkı davacıya aittir. Davacı, seçimlik hakkını kullanarak davayı haksız eylemin meydana geldiği yerde açtığına göre, davanın yetkili yer mahkemesinde açıldığının kabulü gerekir. Mahkemece işin esasına girilerek varılacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.

KARŞI OY :

Dava, alım-satım akdinden kaynaklanmaktadır.

Davacı, aracı davalı şirketlerin Adana Temsilciliğinden 22.8.2002 tarihinde fatura ile satın almış olduğu aracın boyasındaki ayıp nedeniyle aracın değiştirilmesi için ikametgah mahkemesi olan Şanlıurfa Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açmış, davalıların yetki itirazı üzerine yerel mahkemece yetkisizlik kararı verilmiştir.

HUMK’nın 9/1. maddesine göre; davanın prensip olarak davalıların ikametgah mahkemesinde açılması gerekir. Özel yetki olan HUMK’nın 10. maddesine göre ise, davanın sözleşmenin icra mahallinde veya davalı, veya vekilinin dava ifa zamanında orada olmaları koşuluyla akdin vuku bulduğu yerde açılabilir.

Davacı bu kurala uymayarak davayı kendi ikametgahında açmıştır. O halde tercih hakkı davalı tarafa geçmiştir. Davalılar yetki itirazlarında Kadıköy Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğunu bildirdikleri ve mahkeme de buna uygun olarak yetkisizlik kararı verdiğine göre yerel mahkemenin kararı doğrudur. Bu bakımdan çoğunluğun görüşüne katılamıyoruz. Yerel mahkeme kararının onanması gerektiği görüşündeyiz. 15.2.2005 4. HD. 2004/7799 E. 2005/1330 K.

 

Ayıplı Mal Ticaret Mahkemesi Dava Dilekçe Örneği

 ADANA NÖBETÇİ TİCARET MAHKEMESİ HAKİMLİĞİ’NE

DAVACI                                          : Ad – Soyad – T.C. – Adres

VEKİLİ                                            : Ad – Soyad  – Adres

DAVALI                                           : Ad – Soyad – T.C. – Adres

KONU                                   : Ayıplı aracın yenisi ile değiştirilmesi, bu mümkün olmazsa araçta bulunduğu vaadedilen güvenlik sisteminin eklenmesi istemimizden ibarettir.

AÇIKLAMALAR                           :

1-) Müvekkilimiz …. yıldır ….. işiyle uğraşmakta olup,  …/…/… tarihli fatura (EK 1) ile davalı şirketten ticari amaçla kullanmak üzere …. Model …… markalı aracı  ….. -TL ödeyerek satın almıştır. (EK 2)

2-) Satın alınan araç müvekkilimize ….. güvenlik sistemli satılmış olmasına rağmen, …/…/… tarihinde teslim edilen araçta söz konusu güvenlik özelliğinin olmadığı …. oto servisince yapılan kontrol sırasında dilekçe ekinde de bulunan belge (EK 3) ile saptanmış durumdadır. Müvekkilimiz söz konusu güvenlik özelliği için aracın satış fiyatına ek ödeme yapmak durumunda kalmış olup kendisine satış anında var olduğu belirtilen özelikleri taşımayan araç bu haliyle ayıplı durumdadır.

3-) …/…/… tarihinde davalı tarafa çekilen ve ….. …. Noterliği’nin …. Sıra No’suna kayıtlı ihtarname (EK 4) ile ayıplı aracın aynı model ve marka yenisi ile değiştirilmesi, bu talebinin kabul görmemesi halinde araca kendisine satış anında araçta bulunduğu vaat edilen güvenlik sisteminin eklenmesi talep edilse de davalı tarafça talebimize herhangi bir cevap verilmemiştir.

4-) Davalı tarafa talebimizi ilettiğimiz halde olumlu bir yanıt alamadığımız için işbu davayı açmak zorunluluğu doğmuştur.

HUKUKİ NEDENLER      : 6098 S. K. m. 219, 227, 228, 231; 6102 S. K. m. 23;

HUKUKİ DELİLLER       : …/…/… tarihli fatura, …/…/… tarihli satış sözleşmesi ve ödeme belgeleri, …/…/… tarihli ihtarname, …/…/… tarihli oto servisinden alınan belge.

SONUÇ VE İSTEM            : Yukarıda açıkladığımız nedenlerle ayıplı satılan aracın geri alınarak …. güvenlik sistemli aynı model araç ile değiştirilmesine bu mümkün olmadığı takdirde dava konusu araca …. güvenlik sisteminin eklenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini müvekkilimiz adına saygıyla talep ederiz. …/…/…

Davacı Vekili

                      Av. Salih Birol

EKLER:       

1-) …/…/… tarihli fatura

2-) …/…/… tarihli satış sözleşmesi ve ödeme belgeleri

3-) …/…/… tarihli ihtarname

4-) …/…/… tarihli oto servisinden alınan belge

5-) Bir adet onaylı vekaletname örneği

 

Tüketici hukuku kapsamında ayıplı mal ile ilgili makalemiz için buraya diğer makalelere ulaşmak için  buraya tıklayabilirsiniz.